Yeni bir yere taşınınca beni en rahatsız eden şey o evin seslerini tanıyamamak. Mesela gece vakti kombinin çıkardığı sese ürpermek, sesin nereden geldiğini bulana kadar yerinden sıçrayıp türlü senaryolar üretmek.
Yeni ev, yeni bina hatta yeni sokak bu anlamda oldukça renkli, altı üstü iki sokak aşağıya taşındığım halde bambaşka bir semte taşınmışım hissi. Eski bina ve sokak hayalet şehir gibi, ıssız ve sessizken burası bir nevi cennet mahallesi, esasen konum olarak daha kuytu ıssız görünmesine karşılık işler hiç te öyle göründüğü gibi değil.
Bir kere yaklaşık 8 i yavru ortalama 20 sokak köpeğine ev sahipliği yapan sokakta, hemen hemen herkesin evcil hayvanı olması ve hayvan sever olması şaşırtıcı ve mutlu edici bir durum benim için.Diğer binada hiç sevmezlerdi, hatta yeni taşındığımız dönemde kendi hayvanımızı ve yavrularını sahiplendirmek zorunda kalmıştık vaktinden biraz erken,komşu baskıları yüzünden.
Diğer taraf cadde üzeri olduğu halde gece sokağa girdiğimde köşedeki market tabelasının rüzgardan çıkardığı gıcırtı,etrafta kimseciklerin olmayışı sanki Elm sokağına girmişsinizde fredy az sonra bir köşeden çıkıp sizi selamlayacakmış gibi bir ürperti yaratırdı. Burada herkes camlarda balkonlarda gece saati bile olsa biraz fazlaca hareketli bir sokak, köpekler durmaksızın havlıyorlar. Biraz fazlaca havlasalar insanlar pencerelere dökülüyor, yavrulara birşey mi oldu diye.
Bu arada sanırım yavrulardan biri beni annesi zannediyor.Giriş katında bir cam balkonum var hobi rafımı malzemelerimi,çiçeklerimi yerleştirdim.Günümün büyük kısmı o balkonda geçiyor, henüz perdesi takılmadığından yavrularla içiçeyim, camın önüne geliyorlar, oradan onları seviyorum,mama,süt falan veriyorum,tabi her mama koyduğum kap kayboluyor bitirince alıp kaçırıyor minnaklar :)
Bitti kaplarımız getirin diyorum yüzüme bakıyorlar :)
İşte bu siyah yavru her an camın önünde yatıyor, kardeşleri zaman zaman gelip onu seviyorlar oynamak istiyorlar, hiç ilgilenmiyor kafasını demirlerden uzatıp içeri girmek istiyor, sürekli onu sevelim diye bekliyor. Arada yüzünü gözünü siliyorum ıslak mendille çok pasaklı olduğundan.
Bina da oldukça gürültülü ya da duvarlar mı ince bilemiyorum. Gecenin birinde üst katta eşyalar çekiliyor, biri iki gecedir kapıları mı çarpıyor yoksa yumrukluyor mu? Anlayamadığımız bir şeyler oluyor.Bütün gece sanki yastığın altındaymışçasına horlayan yan komşu sayesinde kendi çapımda bir ses yalıtımı bile yaptım bitişik duvara. Pek işe yaradığını söyleyemem ahşap difüzör yapacağım sanırım böyle giderse ;)
Bunlar dışında şimdilik keyifli gibi yeni ev,ufak tefek eksiklikler dışında yerleşti sayılır ve bazı şeylerin yerini öğrenemesemde henüz, diğer evden daha düzenli oldu. Fazlalık eşyalardan kurtulmuş oldum en güzeli.
Çiçekler de daha havadar bir yerde olmaktan memnunlar sanırım hızla büyümeye başladılar. Diğer evde saksağan dostumdan korktuğum için dışarı çıkaramıyordum onları.
Burası henüz düzenlenmedi, genel olarak kendi yaptığım ya da boyadığım parçalar.
Son olarak kapı girişine kızımın boyadığı göz,(gözlerin duvarda iyi durduğunu anlamış olduk böylece) ve kardeşimin Datçadan aldığı anahtarlığımı astım 🍀
hayırlı olsun. çevreye de alışırsın. ufaklık da ne tatlı öyle sahiden de :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim, zamanla alışırım diye umuyorum ben de, kara üzüm o :)
SilHer şeye alışılır ama horlama nedir ya:) Allah kolaylık versin, buna alışmak pek kolay olmayacaktır:)
YanıtlaSilEvet en kötüsü o, tuallerin arkasına sünger koymayı düşüyorum şimdilik, olmadı ciddi ciddi difüzör yapmayı düşünüyorum :)
SilKöpekçik ve çiçekler çok tatlı. Mahallenin hayvanlara sahip çıkması ne güzel.
YanıtlaSilMisafirliğe gittiğim yerde ben de seslerden falan pek rahat edemem. Bizim ev sesi pek geçirmiyor neyse ki, apartmanda pek ses duymuyoruz. :)
Mahalleli gerçektende şaşırtıcı derecede sahip çıkıyor ve seviyor köpekleri, diğer evim çok sessizdi, belki bir süre sonra alışıp duymaz olurum diye umuyorum :)
SilAnahtarlık çok iyimiş :)
YanıtlaSilBen de çok sevdim :)
SilYeni çevreni ne güzel anlatmışsın. Keyifle okudum yazını. Evde daha önceki paylaşımlarda gördüğüm objelere rastlayınca tanıdık bir yeri ziyaret etmişim hissine kapıldım. Benim de oturduğun binada horlamasını duyduğum bir komşum vardı. Taşındılar şimdi rahatım. Ama bir yandan da ses yalıtım için difüzörü merak edip nette baktım. İlerde bir gün lazım olursa düşünebilirim. :) Yeni evindeki seslere çabucak alışırsın umarım :)
YanıtlaSilÇok mutlu oldum yorumuna,ahşap difüzörler görüntü olarakta çok güzeller değil mi,umarım alışırım seslere :)
SilHayırlı ve de uğurlu olsun, şimdilik sanki herşey güzel gibi görünüyor. :)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim,yavaş yavaş oturuyor gibi bakalım :)
SilKeyifle, sağlıkla otur yeni yuvanda. Ama o apartman seselir fena olur. Senin uyku nasıldır bilmiyorum ya ben çıt sesinden uyanırım, artık uyamam da çok zor olur bir daha. Birkaç gece de zombiye dönerim (üstte kiracı olduğu zamanlardan deneyimliyim)
YanıtlaSilBenim uyuduktan sonra pek sorun yok ama uyuyana kadar geçen süre biraz uzun oluyor gürültü olunca
SilHayırlıı olsuun sağlık sıhatle oturun. Mahmut Bey'e Allah rahmet eylesin. Köpüşlerin mazlum bakışları beni her zaman çok etkilemiştir...
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim.Çok iyi insandı Mahmut abi yattığı yer cennet olsun.Ben de hiç dayanamam hayvanlara,bakışlarıyla her şeyi anlatır onlar ki
SilBirden çoştular bunlarda sanki evet,horlayan komşu ilk günden bu yana istikrarla devam ediyor o ayrı ama başka başka gürültüler gelmeye başladı dediğiniz gibi :)
YanıtlaSil